Edebiyat severler için film rehberi
Edebiyat ve sinema. Toplumla iç içe geçmiş iki sanat
dalı. İkisi de aynı noktadan yola çıkıp, aynı güzergahı farklı manzaralarla
anlatır. Arkalarında belli bir kültürel birikim bırakırken, bilgilendirir,
eğlendirir ve estetik zevke hitap ederler. Aralarında bu kadar benzerlik
varken, yolların bazı yerlerde kesişmesi kaçınılmazdır. Bunun en belirgin
örnekleri romanlardan esinlenen filmlerdir. Ve o kadar fazladırlar ki, hemen
hemen film olamamış klasik roman sayısı parmakla sayılacak kadar azdır.
Bunlarda bilinç akışı tekniği ile (ulysses, tutunamayanlar vb.) yazılmış
romanlardır. Bir de edebiyat kendi konusu edinen, bir yazarın hayatını ya da
bir kitabın yazım sürecini beyaz perdeye aktaran filmler var ki, bunları
izlemesi tarifsiz bir zevk verir. İşte bunlardan birkaçını sizin için derledik;
1- Kelebeğin
Rüyası – Yılmaz Erdoğan
Tanınmamış iki şairimizi, Rüştü
Onur ve Muzaffer Tayyip Uslu’yu anlatması sanırım filmin en büyük artısı. Bir
dönem filmi olmanın gereklerini de eksiksiz yerine getiren film, şiir tadında
bir seyir sunuyor.
2- Henry
Fool – Hal Hartley
Hayallerin ve varoluşun çakıştığı
etkileyici bir kara komedi-dram filmi.
Sıradan insanların pırıltı hayatlarını, ürkütücü bir gerçeklikle gözler
önüne seriyor. Bu filmi izledikten sonra hayata eskisi gibi bakamayabilirsiniz.
3- Paterson
– Jim Jarmusch
Bağımsız sinemanın yıldızı Jim
Jarmusch’un elinden çıkmış olması bile bu filmi izlememiz için yeterince sebep
sunuyor bize. Bunun yanı sıra alt metninin sağlamlığı filmin durağanlığını
unutturuyor. Gündelik hayatta birey olmanın farkındalığı üzerine kendimizden
bir şeyler bulabileceğimiz bir film.
4- Barton
Fink – Ethan ve Joel Coen
Bir Coen Kardeşler başyapıtı ve
tabii ki John Turturro’nun oyunculuğuyla. Ne bir ödül, ne gişe hasılatı ne de
olumlu eleştiriler açısından hakettiğini alamayan film bazıları için boşa
geçirilmiş 2 saat olarak değerlendirebilir. Bazıları için ise sembolik
anlatımı, oyunculukları ile asla unutulmayacak 2 saattir.
5- The
Words - Brian Klugman, Lee Sternthal
Kurgusu ki başarı ile bazı
eksiklerini kapatan, keyifli bir film. Bir intihal, suçluluk ve yüzleşme
hikayesi.
6- Stranger
Than Fiction – Marc Forster
Bu listede ki en eğlenceli
diyebileceğimiz film sanırım. Bir romanın sayfalarını çevirir gibi
kapılıyorsunuz filmin akışına.
7- Factotum
– Bent Hamer
Charles Bukowski’nin kendi
hayatından parçalar barındıran kitabından uyarlanan film, başarılı
sinematografisiyle, Bukowski atmosferini gerçekçi bir şekilde yansıtıyor.
Sağlam bir edebi biyografi filmi olarak kesinlikle izlenmeli.
8- Capote
– Bennett Miller
Abd’li yazar Truman Capote’nin,
filme de çevrilmiş Soğukkanlılıkla romanının yazılış hikayesi. Film, yazarı canlandıran
Philip Seymour Hoffman’ın harika oyunculuğuyla –ki kendisi bu rolüyle oscarı da
kazanmıştır- ve hikayesiyle birkaç kere izletiyor kendini.
9- Ruby
Sparks - Jonathan Dayton, Valerie Faris
Kendi yarattığı karakter ile
yaşamak zorunda kalan başarılı bir yazarın eğlenceli hikayesi.
10- Nora
– Pat Murphy
Gelmiş geçmiş en başarılı ve
anlaşılmayan yazar olarak değerlendirilebilecek James Joyce’un, Nora Barnecle
ile arasında ki aşk hikayesi. Filmin çok
başarılı olduğunu savunamasamda, Joyce hakkında bir şeyler izlemek her zaman
zevkli.
11- The
Hours – Stephen Daldry
Üç kadın, bir kitap. Farklı
zamanlarda yaşayan üç kadının, Virginia Woolf’un Mrs. Dalloway kitabı
ekseninde, kadın psikolojisini ve mücadelesini ön plana almış Oscar’lı bir
film.
12- Adaptation – Spike Jonze
Charlie Kaufman’ın, kendisinin
yaşadığı yazar tıkanmasını senaryolaştırdığı ironik bir film. İç içe geçmiş
olaylar ve dahice kurgusu filmi kesinlikle izlenmesi gereken filmler
kategorisine sokuyor
13- Rebel in the RYE– Danny Strong
Dünya Edebiyatının en aykırı
yazarlarından Jerome David Salinger’in, herkesten gizlediği hayatına ışık
tutmaya çalışan bir film. Salinger’in, savaştan sonraki psikolojisine ve
inzivaya çekilmeden önceki yaşamına yoğunlaşıyor.
Leave a Comment