Cenkname nedir?
www.rengihayat.net
Cenknâmeler, 13. yüzyıldan itibaren Anadolu Türk sahasında, devrin toplum yapısı, hayat tarzı ve dünya görüşüne uygun olarak, Anadolu’nun en hareketli dönemlerinden birinde, birer kültür kaynağı olarak birtakım tarihî gerçekleri içerisinde barındırmayı başaran, ideal insan tipini işleyerek toplumun karizmatik lider ve örnek insan arayışına cevap veren ve tam anlamıyla mezhebi taassup olmaksızın yaygın İslâmi anlayışla paralellik arz eden, toplumun ortak kültürü olan ve devrin aydınlarınca tercüme, adapte ve telif yoluyla kültürümüze kazandırılan eserlerdir
Cenk, kelime karşılığı savaş olmakla beraber özel olarak din yolunda yapılan savaş anlamında kullanılıyor. Name kelimesinin de buradaki anlamı kitaptır. Cenkname de Müslümanların İslamiyet’i hakim kılmak için Müslüman olmayanlar ile yaptıkları savaşları anlatan hikayeler demek. Hikayeler deyince tabi ki bir edebi tür akla geliyor. Ancak Cenknameler herhangi bir sanat kaygısı taşımayan anlatılardır. Belki bu yüzden Edebiyat Tarihlerinde ya hiç bahsedilmez ya da sadece varlığından söz edilip geçilir. Cenknamelerin amacı İslam ahlakını insanlara öğretmektir. Bu sebeple hikaye mutlaka Hazreti Peygamberle başlıyor ve hikayenin kahramanının her türlü İslami esasa riayet ettiği sık sık tekrar ediliyor. Cenknamelerde İslamiyet öncesi toplumda benzer amaçlar için anlatılan destan geleneğinden yararlanılmıştır. Cenknameler İslami unsurlar dışında destanlarla birçok benzerlikler gösterir. Kahraman ahlaki davranışlar bakımından diğer insanlarla aynı iken bazen de olağanüstü varlıklarla mücadele eder.
Cenknâmelerin en eski fonksiyonlarından birisi de toplumdaki insanların morallerini yüksek tutmalarını sağlamaktı. Bundan kasıt insanları ortak din, inanç ve ilkeler etrafında birleştirerek onların millî hedeflere yönelmelerini sağlamaktır. Cenknâmelerin bir diğer amacı da geçmişte aynı ilke ve ülküler için fedakârlık etmiş insanların, kahramanların adının, sanının ve yaptıklarının yaşatılmasıdır. Geçmiş kahramanların bu şekilde yâd edilerek yaşatılması, aynı zamanda dinî ve millî hedefler için fertlerin özendirilmesini sağlamaya yönelik bir eğitim işlevi de görmektedir. Savaşlarda kahramanlık göstermiş kişilerin veya millî sıkıntıların, hedeflerin terennüm edilmesi ve insanlara hatırlatılması, insanların psikolojik yönden bu hedeflere yönlendirilmesinin ve motivasyonunun sağlanması bir nevi cenknâmelerin toplumsal görevidir. Cenknâmelerin toplumun moralini yüksek tutmasına yönelik fonksiyonunun, bütün Türk tarihi boyunca devam ettiği bilinmektedir.
Hz. Ali, Türk-İslâm tarihi içerisinde, diğer İslâm önderlerinden farklı ve özel bir yere sahiptir.
Onun kahramanlıkları dilden dile anlatılarak, kimi zaman tarihî hakikatleri de aşarak
destansı bir boyuta ulaşmıştır. Onun içindir ki, HZ. Ali ve onun etrafında gelişen hikâyeler,
Türk edebiyatı içerisinde oldukça geniş bir yer tutar.
Cenknâmelerde Hz. Ali’nin tam bir tanımı yapılmaz. Bu anlatılarda Hz. Ali, kimi zaman hayalî ve destansı, kimi zaman da gerçek ve tarihî kimliği ile İslâmiyet’i yayma ve zulüm gören Müslüman halkı kurtarma amacı doğrultusunda çeşitli mücadeleler içerisine girmektedir. Hz. Ali, vakalarda her daim en önde yer alan örnek cengâver-gazi tipini temsil etmektedir. Savaştığı kişiyi öldürmeden önce mutlaka İslam’a davet etmesi, Müslüman olanlara ilk olarak İslam’ın şartını, namazı, abdesti öğretmesi, savaşlardaki tek gayenin İslam’ı yaymak olduğunu göstermek içindir.
Onu, halkı kötü güçlerden koruyan, darda kalan insanların imdadına yetişen, onları düşman zulmünden koruyup kollayan, halkın sevdiği ve yücelttiği bir kahraman veya olağanüstü güçleri bulunan biri olarak görürüz. Diğer taraftan o, Cenknâmlerde ejderhalarla, devlerle ve cadılarla da savaşır. Buradaki dev ve ejderhalar, kötü güçleri sembolize etmektedir. Dünyanın her yerindeki destan ve masal geleneğinde kahramanlar bu varlıklarla mücadele etmekte olup, Cenknâmeler İslâmiyet öncesi destan kültürünün devamı mahiyetinde bir özellik göstermektedir. Bu yönleriyle Hazreti Ali Cenknâmelerinin, İslâm Tarihi, Fars Kültürü, Arap hikâye geleneği ve Türk kültüründen öğeleri bir araya getirip birleştirmektedir.
Hazreti Ali ile anıldığında Cenkname olarak kullanılan bu ifade farklı kahramanların ön plana çıkarıldığı başka versiyonlarda Hamzaname, Battalname, Danışmentname ve bunların hepsi için kullanılan Menakıpname, Gazavatname, Zafername, Fetihname gibi isimlerle hikaye edilmiştir. Türkçe’de 300 kadar Gazavatname olduğu bazı Edebiyat Tarihi kitaplarında yazılmaktadır ki bunların önemli bir ekseriyeti Yavuz Selim ve Kanuni dönemleri başta olmak üzere Osmanlı döneminde yapılan savaşları anlatmaktadır.
Cenknamelerin amacının; dini tebliğ ve yayma, dinî-ahlakî bilgi verme, toplumda gazâ ruhunu canlı tutma olduğu söylenebilir. İnsanın kendine ve başkalarına karşı olan yükümlülüklerini yerine getirmesini, güzel huylar edinip kötülüklerden kaçınmasını amaçlayan cenknamelerde, etnik unsur, mezhep ve meşrep gözetilmeksizin herkes için İslamî bir ahlak sistemi öğütlenir. Başta Hazreti Ali olmak üzere hikayelerdeki kahramanlar; sözünde duran, cömert, hak etmediği şeye dokunmayan, ekmeğini yediği kimseye ilişmeyen, zalimlere karşı mazlumları koruyan şahsiyetler olarak tasvir edilir. Bu davranışların ise dönemsel olduğu söylenemez. Dolayısıyla modern okur için de hem geçmiş kültürü tanıma hem de evrensel ahlaki değerleri özümseme bakımından Cenknameler önem arz eder.
Cenkname örneği;
Destan-ı Ejdehra
1 Aydayın bir hikâyet anlar isen
Can kulagın açuban dinler isen
2 Ol tamam oldu bu kez bir söz dahi
Ben diyem şerhi sen ilmi oku
3 Bir gün Mustafa Ka’be’de oturmışdı
Sahâbeler ayagın durmuşudı
4 Beş berriye Arab girdi içerü
Yakaların yırtuban geldi ilerü
5 Ayıttılar yâ Muhammed meded deyü
Ejdehrânın elinden feryâd deyü
6 Bir ejdehrâ kopdı yedi başı var
Her başında otuz iki dişi var
7 Degme dişi sanki sınır taşıdur
Elli deve ejdehrânın aşıdur
8 Elli deveyi verürüz her gün yudar
Bulmazsa dünyayı oda yakar
9 Beş Arab dirilüb vardı ana
Bir ‘acâib aydayum bu dem sana
10 Yüz bin ok vurduk anun tenine
Biri batub bulaşmadı kanına
Kaynak :
http://www.izdiham.com/ismail-toprak-ile-roportaj/
http://www.edebistan.com/index.php/edebistan/buyuyenaydan-hz-ali-cenkleri
http://isamveri.org/pdfdrg/G00004/2008_2/2008_2_ATALANM.pdf
http://www.millifolklor.com
Leave a Comment