Seda Oğuz; Rengihayat.com sitesine özel ailesini, kariyerini veoyunculuğunu anlattı.
Sümeyya Bayrak / İstanbul
Kendinizden biraz bahseder misiniz?
1987 doğumlu Seda Oğuz aslen İzmirlidir. 2005 yılında Haliç Üniversitesi Konservatuar Tiyatro Bölümünü burslu olarak kazanıp 2009 yılında mezun oldu. Lisansını tamamlayıp, Polonya’da eğitimini bedensel oyunculuk ile devam ettirdi. Studio Matejka’ da Grotowski metodu ile fiziksel eylemler üzerine çalıştım.
Kariyerinize nasıl başladınız?
konservatuar tiyatro bölümünü kazanıp, duayen sanatçı Müşfik Kenter’in öğrencisi olma şansını yakalayarak başlamış bulundum kariyerime.
Oyunculuğa nasıl karar verdiniz?
Klasik bir cevap olacak lakin çocukluğumdan beridir çok ilgili oldum sanatın her türlü dalına. Özellikle dans adeta kendimi ifade etme tarzımdı. Ailemde sağolsun çok çeşitli sanat aktivitelerine katılmamı sağladı. Ve dans mı tiyatro mu derken; tiyatronun her sanat dalını için de barındırması beni daha çok oyunculuğa yönlendirdi. Dolayısıyla sanatla iç içe geçmiş bir çocukluk sonrasında oyunculuğu meslek olarak seçmiş olmam şaşırılacak bir durum olmasa gerek
Kendinizi oturup izlediğinizde ne hissediyorsunuz?
Ah bu çok zor bir soru.. Bazen ‘ ne yapıyor bu dangalak’ , bazen de ‘ eh fena değilmiş bu kızcağız da’ diyerek izlemeye çalışıyorum. Dolayısıyla sancılı oluyor kendiişlerini izlemek. Şu apaçık ortada ki asla tatmin olmuyorum kendimden. Ve sanırım ölene kadar da yaptığımın daha iyisini yapabileceğimi bilerek bu işe devam edeceğim.
Gerçekte de canlandırdığınız karaktere büyülendiğiniz oldu mu?
Mutlaktır ki çalıştığınız her karakterin izlerini azda olsa taşıyorsunuzdur, kendi hayatınıza. Sürekli başka hayatlara dahil olmak, bambaşka insanlara bürünmek; zaten deli işi..
Şu ana kadar zorlandığınız sahne oldu mu?
Olmaz mı? Özellikle korku filmlerinde elbette ki zorlandığınız sahneler oluyor. Çünkü iş zaten başlı başına zor. Oyunculuğumu ilgilendiren konularda herhangi bir zorlukla hiç karşılaşmadım ama hava koşulları, hazırlıklarla ilgili karşılaştığım zorluklar olmuştur.
Sizi ilerleyen zamanlar da diziler de görebilir miyiz?
Neden olmasın. Ama eğitmenliği hiçbir zaman bırakmaya niyetim olmadığından, ikisini bir arada yürütebileceğim bir proje olmalı. O nedenledir ki genelde sinemayı tercih ediyorum; Ee, tabi bir de kalite ve kalıcılığından kaynaklı..
Oyuncu olmasaydınız, başka hangi mesleği düşürdünüz?
Kesinlikle hukukçu olurdum; avukat. Hepimizin adalete ihtiyacı var. Neyse ki erkek kardeşim hukuk fakültesin de okuyor ve benim diğer bir hayalimi gerçekleştiriyor. Bundan dolayı çok hoşnuttum.
Boş vakitleriniz de neler yaparsınız?
Öyle çok boş vaktim olmuyor ne yazık ki; oyunculuk, eğitmenlik derken. O yüzden hobilerimi de işime dahil ediyorum. Mesela işe giderken kitap okuyorum ya da bisikletime binerek gidiyorum. Aaa ama yurt dışı seyahatleri için mutlaka bir boşluk bırakırım. Yeni yerler, insanlar, kültürler bunlar çok önemli sanatçı vizyonu için.
En belirgin özelliğiniz nedir?
Tutkulu bir şekilde adalet arayışı için de olmam. Terazi burcunun da getirdiği bir özellik olsa gerek.
Pera Güzel Sanatlar ve Kadıköy Oyuncu Sahnesi’nde eğitmensiniz aynı zamanda. Eğitmenliğe nasıl başladınız?
2005 konservatuar girişliyim. Dolayısıyla yaklaşık 13 yıldır bu işin içinde kendimi geliştiriyorum. Biriktirdikleriniz ve birikimleriniz arttıkça; kendinizi aktarmaya hazır hissettikçe öğretici tarafınız sizi öğretmenlik yoluna sokmaya başlıyor. Ve bir an da hayatınıza ek bir sorumluluk daha alıyorsunuz. Ama müthiş keyifli ve tatminkâr bir sorumluluk. Güzel insanların hayatına dokunmak harika bir his..
Gelecekle ilgili planlarınız nelerdir?
Gelecekle ilgili planım aslında yaptığım işinin hep daha iyi yapabilmek.
Seda Oğuz’un Başarıları:
İstanbul Devlet Tiyatroları (Yıldız tarihi, Yer Altından Notlar oyunları) Ankara Birlik Tiyatrosu, Tevfik Gelenbe Tiyatrosu, Sanat İşliği Tiyatrosu, Tiyatro Karnaval ’da oyuncu olarak görev aldı. Kadıköy Sanat Tiyatrosunda oynadığı Olur Böyle Şeyler adlı oyunda oynadığı rolle New Times Production’ın düzenlediği ödül töreninde; En İyi Çıkış Yapan Genç Tiyatrocu Ödülüne (2010) layık görüldü. Daha sonra televizyon dizilerin de çalışmalarına devam etti. 2010 yılında Trt Avaz’ da İstanbul’da Aşık Oldum dizisinde Bade karakteri, 2012 yılında Show TV’ de Düşman Kardeşler dizisinde Gül karakteri, 2013 yılında Kanal D’de Merhaba Hayat dizisinde İklim karakteri ve 2014 yılında Kanal D’ de yayınlanan Paşa Gönlüm dizisinde Leyla karakterini canlandırdı.
Beyaz perdede ise; Arkadaşlar Arasında(Nazlı karakteri), Sabit Kanca 2 (Gelin Şule karakteri) sinema filmlerinde rol aldı. 2015 yılında Siccin2 (Zehra karakteri) ve 2016 yılında vizyona giren Üç Harfliler 3 (Dilek-Elif karakterleri) sinema filmlerinin başrol oyuncusudur. Ve son olarak 2018 yılında vizyona giren Deniz ve Güneş filminde (Seda karakteri) rol adı.
2017’nin mart ayında Topaloğlu Vakfı’nın düzenlediği Goldawards 2016 Yılının Enleri Ödül Töreni’nde Yılın En İyi Korku Filmi Oyuncusu Ödülü’ne layık görüldü.
Pera Güzel Sanatlar Lisesi’nde drama ve tiyatro, Kadıköy Oyuncu Sahnesi Sanat Merkezi’n de ses-nefes-hareket-diksiyon eğitmenliği ve kendi kurmuş olduğu SO Atölyesi’nde ise yetişkinlere yönelik atölye çalışmaları yapmaktadır.
Hem oyuncu hem de eğitmen.. İki meslekle uğraşmak ne kadar zor olsa bile mesleğini aşkla yapıyor. Seda Oğuz; Rengihayat.com haber sitesine özel ailesini, kariyerini ve oyunculuğunu anlattı.
Kendinizden biraz bahseder misiniz?
1987 doğumlu Seda Oğuz aslen İzmirlidir. 2005 yılında Haliç Üniversitesi Konservatuar Tiyatro Bölümünü burslu olarak kazanıp 2009 yılında mezun oldu. Lisansını tamamlayıp, Polonya’da eğitimini bedensel oyunculuk ile devam ettirdi. Studio Matejka’ da Grotowski metodu ile fiziksel eylemler üzerine çalıştım.
Kariyerinize nasıl başladınız?
konservatuar tiyatro bölümünü kazanıp, duayen sanatçı Müşfik Kenter’in öğrencisi olma şansını yakalayarak başlamış bulundum kariyerime.
Oyunculuğa nasıl karar verdiniz?
Klasik bir cevap olacak lakin çocukluğumdan beridir çok ilgili oldum sanatın her türlü dalına. Özellikle dans adeta kendimi ifade etme tarzımdı. Ailemde sağolsun çok çeşitli sanat aktivitelerine katılmamı sağladı. Ve dans mı tiyatro mu derken; tiyatronun her sanat dalını için de barındırması beni daha çok oyunculuğa yönlendirdi. Dolayısıyla sanatla iç içe geçmiş bir çocukluk sonrasında oyunculuğu meslek olarak seçmiş olmam şaşırılacak bir durum olmasa gerek
Kendinizi oturup izlediğinizde ne hissediyorsunuz?
Ah bu çok zor bir soru.. Bazen ‘ ne yapıyor bu dangalak’ , bazen de ‘ eh fena değilmiş bu kızcağız da’ diyerek izlemeye çalışıyorum. Dolayısıyla sancılı oluyor kendiişlerini izlemek. Şu apaçık ortada ki asla tatmin olmuyorum kendimden. Ve sanırım ölene kadar da yaptığımın daha iyisini yapabileceğimi bilerek bu işe devam edeceğim.
Gerçekte de canlandırdığınız karaktere büyülendiğiniz oldu mu?
Mutlaktır ki çalıştığınız her karakterin izlerini azda olsa taşıyorsunuzdur, kendi hayatınıza. Sürekli başka hayatlara dahil olmak, bambaşka insanlara bürünmek; zaten deli işi..
Şu ana kadar zorlandığınız sahne oldu mu?
Olmaz mı? Özellikle korku filmlerinde elbette ki zorlandığınız sahneler oluyor. Çünkü iş zaten başlı başına zor. Oyunculuğumu ilgilendiren konularda herhangi bir zorlukla hiç karşılaşmadım ama hava koşulları, hazırlıklarla ilgili karşılaştığım zorluklar olmuştur.
Sizi ilerleyen zamanlar da diziler de görebilir miyiz?
Neden olmasın. Ama eğitmenliği hiçbir zaman bırakmaya niyetim olmadığından, ikisini bir arada yürütebileceğim bir proje olmalı. O nedenledir ki genelde sinemayı tercih ediyorum; Ee, tabi bir de kalite ve kalıcılığından kaynaklı..
Oyuncu olmasaydınız, başka hangi mesleği düşürdünüz?
Kesinlikle hukukçu olurdum; avukat. Hepimizin adalete ihtiyacı var. Neyse ki erkek kardeşim hukuk fakültesin de okuyor ve benim diğer bir hayalimi gerçekleştiriyor. Bundan dolayı çok hoşnuttum.
Boş vakitleriniz de neler yaparsınız?
Öyle çok boş vaktim olmuyor ne yazık ki; oyunculuk, eğitmenlik derken. O yüzden hobilerimi de işime dahil ediyorum. Mesela işe giderken kitap okuyorum ya da bisikletime binerek gidiyorum. Aaa ama yurt dışı seyahatleri için mutlaka bir boşluk bırakırım. Yeni yerler, insanlar, kültürler bunlar çok önemli sanatçı vizyonu için.
En belirgin özelliğiniz nedir?
Tutkulu bir şekilde adalet arayışı için de olmam. Terazi burcunun da getirdiği bir özellik olsa gerek.
Pera Güzel Sanatlar ve Kadıköy Oyuncu Sahnesi’nde eğitmensiniz aynı zamanda. Eğitmenliğe nasıl başladınız?
2005 konservatuar girişliyim. Dolayısıyla yaklaşık 13 yıldır bu işin içinde kendimi geliştiriyorum. Biriktirdikleriniz ve birikimleriniz arttıkça; kendinizi aktarmaya hazır hissettikçe öğretici tarafınız sizi öğretmenlik yoluna sokmaya başlıyor. Ve bir an da hayatınıza ek bir sorumluluk daha alıyorsunuz. Ama müthiş keyifli ve tatminkâr bir sorumluluk. Güzel insanların hayatına dokunmak harika bir his..
Gelecekle ilgili planlarınız nelerdir?
Gelecekle ilgili planım aslında yaptığım işinin hep daha iyi yapabilmek.
Seda Oğuz’un Başarıları:
İstanbul Devlet Tiyatroları (Yıldız tarihi, Yer Altından Notlar oyunları) Ankara Birlik Tiyatrosu, Tevfik Gelenbe Tiyatrosu, Sanat İşliği Tiyatrosu, Tiyatro Karnaval ’da oyuncu olarak görev aldı. Kadıköy Sanat Tiyatrosunda oynadığı Olur Böyle Şeyler adlı oyunda oynadığı rolle New Times Production’ın düzenlediği ödül töreninde; En İyi Çıkış Yapan Genç Tiyatrocu Ödülüne (2010) layık görüldü. Daha sonra televizyon dizilerin de çalışmalarına devam etti. 2010 yılında Trt Avaz’ da İstanbul’da Aşık Oldum dizisinde Bade karakteri, 2012 yılında Show TV’ de Düşman Kardeşler dizisinde Gül karakteri, 2013 yılında Kanal D’de Merhaba Hayat dizisinde İklim karakteri ve 2014 yılında Kanal D’ de yayınlanan Paşa Gönlüm dizisinde Leyla karakterini canlandırdı.
Beyaz perdede ise; Arkadaşlar Arasında(Nazlı karakteri), Sabit Kanca 2 (Gelin Şule karakteri) sinema filmlerinde rol aldı. 2015 yılında Siccin2 (Zehra karakteri) ve 2016 yılında vizyona giren Üç Harfliler 3 (Dilek-Elif karakterleri) sinema filmlerinin başrol oyuncusudur. Ve son olarak 2018 yılında vizyona giren Deniz ve Güneş filminde (Seda karakteri) rol adı.
2017’nin mart ayında Topaloğlu Vakfı’nın düzenlediği Goldawards 2016 Yılının Enleri Ödül Töreni’nde Yılın En İyi Korku Filmi Oyuncusu Ödülü’ne layık görüldü.
Pera Güzel Sanatlar Lisesi’nde drama ve tiyatro, Kadıköy Oyuncu Sahnesi Sanat Merkezi’n de ses-nefes-hareket-diksiyon eğitmenliği ve kendi kurmuş olduğu SO Atölyesi’nde ise yetişkinlere yönelik atölye çalışmaları yapmaktadır.
Leave a Comment